Karayolları

Karayolları; insan vücudunda kan damarları ne ise karayolları da ülkelerin adeta kan damarlarıdır. 

Damarlardan biri sebep ne olursa olsun tıkanırsa kan hücrelerinin taşıdığı oksijen miktarı azaldığında ilgili organların işleyişini aksatacak durumlar ortaya çıkar. Karayollarının kalitesini, zemin güçlendirmesi, uzunluğu, genişliği, eğimi, yapımında kullanılan malzemesi, ışıklandırılması, araç kullandırıcılarını yönlendiren okunabilir tabelaları, alternatif tali yollarının varlığı, transfer yol olması, kör olması, yol üstü dinlenme alanları, araç park alanları, ses bariyeri, orta kaldırım genişliği, yol kenarındaki yeşil bariyerleri, insan dışındaki yaban hayvanlarını kolaylaştıracak geçiş noktaları vb. birçok etken belirlemektedir. 
Karayolu kendisine yakın yerdeki yerleşim yerinin gelişmesine sebep olmakla beraber bazen plansız yapılan yatırımlar, hiç bitmeyecekmiş gibi uzun süre bakım ve onarımlar, bakım sırasında alternatif tali yollarının hazırlanmaması, o bölgede yaşayan insanlar ve o yolu kullanmak zorunda kalan araçların, şoförlerin, yolcuların ve yük gönderen kişi veya firmaların adeta eziyet çekmesine neden olmaktadır.
Malumunuz ilçemizin ortasında geçen şehirlerarası D360 karayolu geçmektedir. Ve şehir içine denk gelen kısmı (Doğa Parkı Girişi-Sanayi Çıkışı arası) tadilatı depremden önce kısım kısım olmak üzere geçen yıl başlamış ve yaklaşık bir kilometrelik kısmı tamamlanmıştı. Deprem tabi ki yeni yapılan yolda da hasara neden olmuştu ancak tadilat olmayan yerlere göre yok denilecek kadar azdı. Bu vesileyle karayolları mühendislerini, proje ekibi ve tüm emeği geçen çalışanlarını tebrik ederim. Tek kızdığımız nokta yol altındaki sokak girişlerinin hemen hemen tamamına yakınını bordür taşları ile kapatmaları olmuştu. Bunun zararlarını da özellikle deprem anında çok yaşadık. Yeni karayolunun mevcut zeminden çok yüksekte olması göçmeler sonucunda araçların karayoluna çıkması ya tamamen ortadan kalktı yada çok zor oldu. 
Lütfen yeni tamir edilen yolu, şehir içindeki sokak ve caddeler ile bağlantı noktalarını kesmeyin ve yolun yüksekliği ile ara yolların yüksekliği arasındaki farkı arttırmayarak bağlantı noktalarını birer rampa haline getirmeyin. Şimdi işin tekniği diyerek bizi de yemeyin. Gölbaşı haricindeki hiçbir alanda şehir içinde geçen yolların aşırı yükseltilmiş bağlantı noktaları veyahut tüm cadde ve sokak giriş noktalarının kesildiği başka bir yer görmedim. 
Bunun yanı sıra deprem sonrasında Pazarcık tarafından, karayolları araç merkezinden çarşı ortasında iş bankasının önüne kadar kısmı kazı işlemleri yapıldı. Bu işlemlerin başlama tarihini not almamıştım ama yaklaşık iki aydır bu şekilde duruyor. Yol altında geçen altyapıya (su, kanalizasyon, elektrik, doğalgaz, telefon vb.) zarar gördüğü biliniyor. Amenna zaten deprem dolayısıyla birçok noktada olduğu gibi buralarda da yer üstünde olduğu gibi yer altında da zarar gördü.  Ama yaklaşık iki aydır en ufak bir çalışma emaresi görünmüyor. 
Bazıları kazı alanının sanayi çıkışına kadar yapılacağından bahsediyor. Karayollarının yatırım projesine vakıf değilim. O yüzden yanlış bilgi vermek istemem. Ama ortada bir şey yok. Neden başlamıyor bilinmiyor. Yol eşildi eşilmesine bari zeminin oturması gerçekleşsin diye bekletilse bile en azında günlük sulama yapılır ki sıkılaşma olsun fakat oda yok. Bu bilgilendirme konusunda ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının halkı bilgilendirmesi özellikle belirsizliklerin zihinlerde kaybolmasına yardımcı olacağını düşünüyorum.
Özellikle Hürriyet mahallesine ulaşım Asfalt Mahallesinin ara sokakları sayesinde gerçekleşiyor. Bir iki yerde yol doldurulmuş ama oralarda araçla geçmekte o kadar sağlıklı değil. Zaten ara sokakların bir çoğu gerek altyapı çalışmaları gerekse enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle köstebek yuvasına dönmüş durumda. İnsan evine bile giderken bu çalışmalardan dolayı hangi yolların kapandığını bile kestiremiyor. Aynı durumu Yavuz Selim Mahallesinde bizzat yaşıyorum. Sabah geçtiğim yol öğlene, öğlene geçtiğim yol akşama kapanmış oluyor. Hürriyet Mahallesi insanlarının durumu yol konusunda daha kötü durumda.
Diğer taraftan deprem dolayısıyla ziraat ve halk bankası seyyar şubelerini Askeriyenin yakınlarına taşımışlardır. Özellikle çiftçilik ile uğraşan vatandaşlarımızın, emekli maaşını bu bankada alan vatandaşlarımızın genellikle yaşlı büyüklerimiz, banka şubelerine ulaşmaları konusunda ortası çukur haline gelmiş yol üzerinde geçme sırasında yaşadıkları zorlukları birçoğumuz gözlerimizle gördük. 
Ve bu yol üzerinde işletmesi, dükkânı, mağazası olan esnafımızın da birçoğunun yol yapımının gecikmesinden olumsuz etkilendiğini söylemeye gerek yok herhalde. Hem müşteri kaybı, hem malzeme taşınması, eşinti alanın tozu toprağı, kiri pası aklıma ilk gelenler.
 Ayrıca özellikle trafiğin yoğun olduğu saatlerde tek şeride düşen yolun taşıdığı yük artmaktadır. Yolun alt tarafında kalan esnaflarımızın da trafik sıkışıklığından dolayı iş kaybına uğramaktadır. Bunun yanı bu esnaflarımızın kendileri ve müşterilerinin olası bir trafik kazası yaşamamaları açısından uyarmadan edemeyeceğim. 
Evet, yaptığınız ve yapacağınız hizmetlerden dolayı teşekkür ederiz Karayolları. Sizlere minnettarız bizler için çalışıyorsunuz, başımızın üstünde yeriniz var. Ancak bu hizmeti yaparken çevrenizdeki yerleşim yerlerinin, insanların, esnafın, işletmelerin, yaban hayatının, suyun, toprağın daha az etkilenmesini düşünerek yapılması daha güzel olmaz mı?
Saygılarımla.